Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv
 
TORLAKONDAN - Benim Adım Hidâyet - TÜRK FİLOZOF TORLAKON
   
 Benim Adım Hidâyet

Benim Adım Hidâyet
 Yazı Boyutu

 Tarih : 18.02.2011 - 18:36:49


Âdemoğlu öldürmek için değil, güldürmek için çabalamalı. Gönül böyle istese de, hiç böyle olmayacak; İbret alınmayan târih tekerrür edip duracak, Tanrının kırbacı Türk hep güçlü olursa eğer, Düşman kötülük düşünmeye cesaret bulmayacak..

 

Benim Adım Hidâyet

Ârifoğlu Hidâyet,

Anadolu’nun orta yerinden,

Kırşehir’in bir köyündenim.

1927 Doğumlu olduğuma göre,

Uzun sayılabilecek bir ömrü geride bırakmışım.

Köylülerim adımı Hidiyat diye söylerler,

Bundan da hiç hoşlanmam aslında,

“Hadi yat!” denmiş gibi gelir bana.

Oysa ben “İş canlısı” bir adamım;

Çalışmadan nasıl durarım…

İşim rençberlik benim,

Dilimde "Yeşil ördek gibi daldım göllere" Türküsü,

Her işimi kendim yapmaya,

İle küne muhtaç olmamaya,

Çorbamı da komşumla paylaşmaya çalışırım…

“Kafası zehir gibi çalışanlar”a beni de eklemişlerdi ilkokuldayken,

Hasanoğlan Köy Enstitüsü’ne göndereceklerdi,

Ârif dedeniz okutmak istemedi beni,

İki evlatlı bir evin bir oğluydum,

“Ne’decen Hasanoğlan’a gidip muallim olup da!

Aha sana iki öküz, aha da sana tarla!.” dedi,

Mesleğimi belirledi…

İçimde bir okuma arzusu mahpus kaldığından mıdır nedir,

O gün bu gündür “Talihsiz Hidâyet” adını taktım kendime.

Bugün bile gözlük takmadan ne bulursam inadına okurum…

Hep merak eder dururdum;

Acaba, okuyup da öğretmen olsaydım,

Çalışma delisi bir öğretmenin yetiştirdiği öğrenciler nasıl olurdu diye.

Öğretmen arkadaşlarım, yüzlerce öğrenci yetiştirmenin bahtiyarlığına erdiler…

“Bir milletin bahtını, adam yetiştirmeye adanmış ömürler belirler.”(Torlakon öğretisi)

Bugüne bugün 84 yaşındayım ve yerimde duramıyorum.

Kışın ortası olduğu için tarla bağ işleri baharı beklemekte,

Köylerde artık mal maşat diye pek bir şey de kalmadı,

Kala kala bir boz kediye kaldık…L

Bahçe işleri, ev tâmirat işleriyle uğraşıyorum bu aralar,

Duvarların dağılan çelanlarını onarmaya çalışıyorum…

Nasıl bir cesaretsizlik veya mahçubiyet duygusundandır bilinmez,

Bugüne kadar ismiyle hitap etme nezâketini hiç gösteremeyip,

Sevdiğimi de söyleyemedim can yoldaşım Münevver’e.

Bu tuhaf hastalık Anadolu adamının genelinde de vardı,

Ya lâkab takar ya da başka isimlerle çağırır veya "Şşşş-Gııı-Hoop-Alôo ..." diye seslenirdi.

Anadolu gezgini ve düşünürü Torlakon’un, hayat yoldaşına;

“Sen olmasan ben mezbelelikte boğulurum” dediğini duyduktan sonra,

Birden cesarete geldim ve

“Öldükten sonra mı nezâket gösterip sevdiğimi söyleyeceğim yahu!” diyerek

“Nazlı cânan!” diye seslenmeye başladım.

Aslında Nazlıcan demek daha dile kolaydı fakat,

Patlıcan gibi anlaşılıp alay konusu olmasın istedim.

Hem, gerçek sevgide cânan, candan önce gelmeli değil midir?.

O her seferinde bana “Nazlıbaam(Nazlı beyim!) diye seslenir ve

Düşüp şaşarak bir yanımı sakatlayacağım endişesiyle,

Bu yaşta çalışıp durmayı artık bırakmamı ister.

Benim aklımın erdiğiyse şudur;

Koşabilene yürü denmez,

Hızlı yürüyebilene yavaş git denmez,

Gidene dur ise hiç denmez…

Durmanın sonu oturmak,

Oturmanın ardı yatmak,

Yatmanın sonu da “İmamın kayığı”na binip gitmektir…

Emekli olup da çalışmayıp erken göçenlerin hâli işte böyledir.

Onlar düşünürler ki;

“Çocuktuk, oynadık büyüdük,

Çoluk çocuğa karışıp anne-baba olduk,

Çalıştık çabaladık koşturduk, ömür yumağına sardık,

Torunlarımızı görüp dede-nine de olduk,

Emekli de olduğumuza göre,

Bundan sonra geriye ne kalıyor,

Ömür yumağının son kısmını da dolayıp,

İmamın kayığına binip gitmek…”

Hattâ kimileri,

“Mezarlığın neresine-hangi çeşit toprağa” konacakları ayrıntısına da kafa yorarlar.

Oysa biz,

Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya, yarın ölecekmiş gibi de âhiret için çalışmakla mükellefiz.

Son nefese kadar hayat yarışından kopmamak gerekir.

Dünya koşturup dururken, yürümek bile geride kalmaktır.

Geride kalanlar, önden gidenlerin kirli nefeslerini ve kötü kokularını solumak,

Hattâ, dışkılarında kayıp yüzüstü düşmek zorunda bile kalırlar…

Yerinde sayanların durumuysa hepten maskaralıktır.

Müslüman kişi tembel-ilkel-kirli ve acınacak halde hiç olmamalı,

Tam tersi,

Çalışkan-çağdaş-temiz-yardım eden ve örnek alınan olmalıdır…

Ekonomileri iflas eden kimi memleket yöneticileri derlermiş ki;

“Bizler, insan ömrünün uzaması ve yaşlı nüfusun artmasından battık.”

Halbuki onlar yaşlıların değil, tembel ve yavşakların yüzünden battılar;

Üreticiliği bırakıp, tüketim hastalığına yakalandıkları için battılar…

Hidayet der ki;

Ömrünü boşa harcama!

Gücünü ve nefesini boşa harcama!

Ekmeğini yediğin vatana sağladığın katkı sadece dışkı olmasın!

Özgürce yaşamana neden olanlar yatıyor o tükürdüğün toprakta!!!

Vatanı sev! Toprağı sev! O toprakta bulunan her şeyi sev!

Ve

Elin ayağın tutuyor, nefesin yetiyorken,

Sevdiklerin için, vatan için de bir şeyler yap!

“Demir tava geldi kömür tükendi,

Akıl başa geldi, ömür tükendi.” olmasın sonra!!!...

Yurdum musîbet, milletim de zevâl görmesin hiçbir zaman!

84 yaşındayım, çalışıyorum ve son nefesime kadar da çabalayacağım,

Vatanım tehlikeye girerse de derhâl cepheye koşturacağım!

Eğer günün birinde beni,

Çalışmayıp esneyen, hasta tavuk gibi cülüşleyen veya uyurgezer gibi görürseniz,

Derhâl çukurumu hazırlayın!

Etrafıma uyuzluk saçmayı hiç mi hiç istemem…

Çalışanı hiçbir zaman aç koymaz Tanrı’nın toprağı,

Nüfus ne kadar artsa da, bulunur yeni üretim yolları.

Âdemoğlu öldürmek için değil, güldürmek için çabalamalı.

Gönül böyle istese de, hiç böyle olmayacak;

İbret alınmayan târih tekerrür edip duracak,

Tanrı’nın kırbacı Türk hep güçlü olursa eğer,

Düşman kötülük düşünmeye cesaret bulmayacak…

Selam, sevgi, saygı, emek ve barışçı paylaşımla,

ESEN KALSIN KAVİM KARDAŞ…



  Editör :  TORLAKON

4519 Kişi Tarafından Okundu.

Yazdır Yorum Ekle Tavsiye
 
1 2 3 4 5   Bu Habere Toplam 188 Puan Verildi
 Kaynak :  TÜRK FİLOZOF TORLAKON

 Kategori ¬ TORLAKONDAN

  Yorum ( 0 )   

Kayıtlı Yorum Bulunmuyor.

 

 Bu Kateoriye Ait Diğer Başlıklar

 
 
 

 Duyuru
  DEĞERLİ CANLAR MERHABA Torlakon ocağı, Türk Milletinin ve insanlığın bekâsı için tütmektedir. Nefesi olmak istiyorum, kâlbi vatan için atanın; sesi olmak istiyorum, toprakta kefensiz yatanın(TORLAKON)  

 
Henüz Haberlere Puan Verilmemiş..
 
Bugün için Haber Eklenmedi.
Bu Hafta içinde Haber Eklenmedi.
Bu Ay içinde Haber Eklenmedi.
 
 Takvim
 
 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 8
 Bugün : 87
 Dün : 219
 Toplam : 1126826
 Ip No : 3.144.89.152
     
 
 Vatan Size Minnettar
 

 
 Son Haberler

Son 30 Gün içinde Haber Eklenmedi
 
 Popüler Haberler

Son 30 Gün içinde Haber Eklenmedi.
 
 Döviz Bilgileri

  Döviz Alış Satış
  Dolar 34.4495 34.5115
  Euro 22.2327 22.3799
 
 Hava Durumu



 
 Reklam



 

 



 
 

   © Copyright - 2008- TÜRK FİLOZOF TORLAKON - Tüm Hakları Saklıdır. 

TÜRK FİLOZOF TORLAKON

 Çilem.Net altyapısını kullanmaktadır.