Akrep sokması (Alıntıdır)
Kene, hanta virüsü, domuz gribi derken bir gerçeği unuttuk... Akrep sokması. Geçtiğimiz hafta akrep sokması nedeniyle hayatını kaybeden 11 yaşındaki İrem'in acısı hala ailesini yakarken, akıllara bir kaç soru geliyor. Akrep sokması nedir? Böyle bir durumda neler yapılmalıdır? Ülkemizde kaç çeşit zehirli akrep var? Akrepler neden insanları sokar? Ve bu sorular uzayıp gidiyor. Biz de Türkiye'nin tek böcek uzmanı ve Ziraat Yüksek Mühendisi Derya Ulaşoğlu'na sorduk.
Ulaşoğlu'nın ilk olarak verdiği bilgiler şunlar: "Akrepler hayvanlar aleminin Arthropoda şubesi, Arachnida(örümceğimsiler) sınıfında yer alan, üzerleri kalın bir kitin tabakası ile kaplı morfolojik yapıları nedeniyle çok kolay tanınan eklem bacaklılardır. Varlığı ve zehirlilikleri çok eski çağlardan beri bilinen akrepler hastalık etkenlerini taşımazlar.
Dünyada 1500 akrep türü vardır. Bunlardan 20-25 tanesi öldürücü etkiye sahiptir. Türkiye’de bulunan 19 türden 8 tanesi zehirlidir. Bunlardan da 3 tanesi çok zehirli, 5 tanesi onlara göre daha az zehirlidir. Akrepler 3-8 yıl yaşar; ancak bazı türler 10-15 yıl yaşamaktadır."
Ülkemizdeki zehirli akrepler hakkında bilgi alabilir miyiz?
Ülkemizdeki zehirli akrepler Buthidea familyasına bağlı aşağıdaki türlerdir.
a) Leirus quinquestriatus (Death Stalker- ölüm avcısı)
1) Adıyaman, Diyarbakır, Urfa (Birecik), Kahramanmaraş, Hatay, Antep (Kilis)’te görülmektedir.
2) Ortalama 10 cm uzunluğunda bulunan bu akreplerin kuyruğunun 5.seğmenti siyahtır. Vücut rengi sarı renklidir.
3) LD50 =0,16-0.50 mg/kg ‘dır.
4) Afrika (Cezayir, Chad, Mısır, Etopya, Libya, Mali, Niger, Somali, Sudan, Tunus)
Asya (Mısır, İsrail, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Oman, Katar, Suudi Arabistan, Suriye, Türkiye, Yemen, Birleşik Arab Emirlikleri)
b) Androctonus crasscicauda
1) Kalın kuyruklu akrep
2) 8cm uzunluğundaki bu akrep düz siyah veya kahverengidir.
3) LD50 = 0,08-0.50 mg/kg)
4) Mardin, Diyarbakır, Batman, Urfa ‘da görülmektedir.
5) Ölüm olaylarının % 50 ‘si bu türden kaynaklanmaktadır.
6) Azerbaycan, İran, Irak, Suriye, Ürdün, Suudi Arabistan’da görülmektedir.
7) Eve yakın yaşama eğilimindedir.
c) Hottentotta saulcyi
1) Mardin Akrebi.
2) Ortalama 13cm uzunluğundaki bu akrebin kuyruğunun 5. ve 6. seğmenti siyahtır, Vücut rengi sarı renklidir.
3) LD50 = 1,01 mg/kg ‘dır.
d) Mesobuthus gibbosus
1) Akdeniz, Ege, İç Anadolu, Doğu Anadolu’da Erzincan, Tunceli. Trakya’da da görülmüştür.
2) LD50= 10 mg/kg
3) Eve yakın yaşama eğilimindedir.
2) Akrep sokma vakalarındaki belirti ve bulguları öğrenebilir miyiz?
Belirti ve Bulgular
Yanıcı ağrı, eritem (deride kızarıklık), şişlik, tansiyon değişiklikleri, çift görme, bilinç kaybı, ağızdan köpük gelme, karın ağrısı, bulantı, havale, kusma, kasılma sorunu, yerinde duramama, aşırı terleme, koma,, bazı kişilerde alerjik reaksiyon olarak anaflaktik şok.
İlk Yardım:
Sokulan yer su ve sabun ile yıkanmalıdır.
Ağrıyı azaltma amaçlı kısa süreli buz kullanılabilir.
Turnike (bağlama), kesme, amonyak uygulama yapılmamalıdır.
Akrep sokmalarında akrebin zehrinin cinsine göre vücutta aşırı bir adrenalin deşarjı olmakta bu da damarlarda ani spazm (büzüşme) ve pıhtı oluşumuna yol açmaktadır. Damarlarda ani oluşan bu değişiklikler de etkiledikleri damara göre kalp krizi, inme, hatta ani ölümlere yol açabilmektedir. Ayrıca yine akrebin cinsi ve zehri ile de bağlantılı olarak kalpte ciddi hayati tehdit edici ritim bozuklukları oluşabilmektedir. Ülkemizde zehirli akrepler açısından önemli bir kuşakta yer aldığından, halkın ve hekimlerin bu konuda bilinçli olması gerekmektedir. Erken dönemde akrep serumu verilmesi hayat kurtarıcı olmaktadır; ancak akrep serumu verilen hastalarda da kardiyovasküler (kalp ve damar sistemi) risk azalsa da devam ettiğinden hastalar sokma sonrası en az 48 saat müşade altında tutulmalıdır. Bundan sonra da 1 haftaya kadar komplikasyon riskinin devam edeceği konusunda hasta ve ailesi uyarılarak sık kontrollere çağrılmalıdır. Nitekim böyle vakalar görülmektedir.
Akreplerin etki şekli nasıldır?
Akrebin türü, yaşı, büyüklüğü, ısırma sayısı, aktardığı zehir miktarı, hastanın yaşı, sağlık durumu, soktuğu vücut organı gibi faktörlere bağlıdır.
Akrepler insanları neden sokar?
Akreplerin avı insan değildir. Onlar hamam böceği, çekirge, ufak kertenkele vs. ile beslenirler. Avlarının peşinde koşarken yanlışlıkla sokarlar. Eğer üstüne uyurken basmışsanız kendini tehlike altında hissedip sokabilir.
İstanbul’da zehirli akrep var mı?
İstanbul akrepleri az zehirli gruptaki ’Euscorpius italicus ‘tur . Bunlar alerjik insanlarda ‘anaflaktik şok’a neden olabilir. İstanbul’da her an çok zehirli akrep görülebilir. Eşya, sebze, meyvelerin içinde bir bölgeden bir bölgeye taşınabilir.
Türkiye ve dünyadaki akrep zehirlenmesi vakası ve ölüm oranı hakkında bilgi alabilir miyiz?
Sadece Batman’da 2009 yılında son üç ayda 250 akrep sokma vakası yaşanmıştır. Mardin’de 2007 yılı Haziran ayında 194, Temmuz ayında 379 olmak üzere son iki ay içinde toplam 573 kişi akrep sokması sonucu hastaneye başvurmuştur. Başka sayısal bilgi bulunamamıştır. 2007 yılında ölümü basına yansıyan 10 çocuk ölüm vakası vardır. 19 Temmuz 2009 ‘da Diyarbakır Çınar ilçesi Yaprakbaşı köyünde yaşayan İrem Aktop kalın kuyruklu akrep sokması sonucu vefat etmiştir. Yine aynı köyden 7 yaşındaki Esra Çelebi 9 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra yürüyemez halde taburcu edilmiştir; ancak belirtiler akrep soktuğu yönündedir. Köye gidip incelemelerde bulundum. Akrep konusunda çalıştığını internetten bulduğum Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekim yardımcısı Dr.Mehmet Boşnak’a rica ettim. Memnuniyetle kabul etti. Esra’nın yürüyememe nedeni araştırılıyor. Aileye de gerekli maddi desteği vereceğime söz verdim. Yaprakbaşı köyünde son 15 yılda 4 kişi akrep sokmasından ölmüştür.
Amerika’da zehirli akrep olmasına rağmen 11 yılda 4 ölüm olmuştur.. Amerika Zehir Danışma Hattına gelen bildirimlerde 2006 yılında toplam 16,232 kişi akrep tarafından sokulmuştur. Her yıl ortalama sokma sayısı 13.000 ‘dir. En fazla ölüm, her yıl 1000 kişinin öldüğü Meksika’dadır. Yabancı kaynaklar akrep ölümlerini az gelişmiş ülke sorunu olarak değerlendirmektedir. Bu ülkemizde yıllardan beri bilinen bir sorundur.
Ülkemizde 2007-2009 yılları arasında ölümü basına yansıyan, ulaşabildiğim 11 kişidir. Rakam mutlaka bu sayının çok üzerindedir.
ÖNERİLER
"Bu öneriler kendi deneyimlerim dışında ölen çocukların köylerine bizzat giderek hazırlanmıştır. Son iki yılda 13 ölüm vakası incelenmiştir. Cumhuriyet kurulduğundan beri süregelen bu aksaklıkların bir çırpıda düzelmesi zaten beklenemez. Bu konuda Sağlık bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Sn.Dr.Seracettin Çom’un kişisel çabası inkar edilemez.. Tüm akademisyen ve uzmanları tek tek arayarak, bizzat görüşerek en iyi hizmeti vermeye çalışmaktadır. Herşeyi devletten beklemek yerine herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Öneriler saklanmamalı, paylaşılmalıdır. Sponsor firmalar çıkmalıdır. Devlet ile bu konuda işbirliği yapılmalıdır.
19 Temmuz 2009 yılında akrep sokması sonucu Diyarbakır’ın Çınar ilçesi Yaprakbaşı köyünde ölen İrem Aktop’un babası akrebe tedbir alamayışları için şunu söyledi: "İmkanımız o kadar elverişli değil.’ Ferhan Aktop (21 Temmuz 2009)"
* Akrep sokması sonucu eğer akrep kaçtıysa o sırada akrebi yakalama ve aramaya çalışmak için vakit geçirilmemelidir. Çok zehirli bu akreplere acil müdahale gereklidir. Süratle en yakın hastaneye gitmelidir. Saniyeler önemlidir. Akrebin türü de tedavi aşamasında önemli olduğu için evde kalanlar yakalamalıdır. Evde her zaman kalın eldiven, uzun cımbız ve boş kavanoz bulundurulmalıdır.
* Köylerde her ailenin aracı yoktur. Bu durumla karşılaşma riskine karşı uygulanacak muhtar kanalıyla acil eylem planı oluşturulmalıdır.
* Kırsal kesim vatandaşı hayvan sokmalarına karşı eğitilmelidir. Akrep türleri gösterilmelidir. Bu konuda eğitmenler köy köy gezmelidir. Okul öğretmenlerinden destek alınabilir. Yaşadığı bölgedeki tehlike ve riskleri bilmek durumundadırlar.
* Sokan akrebi yakalamaya çalışırken tekrar sokma vakası gerçekleşebilir. Çok dikkatli hareket edilmelidir. Akreplerin kuyruklarını çok değişik hareket ettirebildiği unutulmamalıdır.
* Biyolojik savaş uygulanabilir. Bir milyondan fazla öldürülen tavuklar kuş gribi açısından faydalı olmuştur; ancak iyi bir akrep yiyici oldukları unutulmamalıdır.
Tavuk dışında ördek ve baykuş da akrep yemektedir.
* Halkın sosyo-ekonomik durumu önemli faktördür. Çok ilkel şartlarda yaşamaktadırlar. Çoğunlukla yerde uyumaktadırlar. Çatı kalitesi düşük odun malzeme ve saman ile de çatı kapatılmaktadır. İşte bu noktalar akreplerin saklanma ortamıdır. Elektrik dolabı ve bozuk prizler içinde de saklanmaktadır. Gece aktif olan akrepler saklandığı yerden çıkarak avını ararken yanlışlıkla insanı sokmaktadır. Evlerinin hemen etrafında biriktirilen malzemeler (odun yığınları, tezek yığınları vs.) saklanma açısından risk oluşturuyor. Evler yapılırken bu standartlar uygun ise izin verilmelidir.
* Kırsal evlerde yaşayan insanları hayvan sokmalarından korumak amacıyla ‘örnek köy,örnek ev’ projesi acilen uygulanmalıdır. Sponsor yardımı alınmalıdır. Basın desteği istenmelidir. Sokma uyurken, kıyafet ve ayakkabı giyerken ev içinde veya ev çevresinde olmaktadır. Ya da tarlada örneğin karpuz hasat ederken elinizi sokabilir; çünkü altında saklanmış olabilir. Gündüz de sokma olayları görülebilir.
* Yapılan projede herşeyi devletten beklemek de doğru değildir. Gönüllü insanlar oluşturmak da önemlidir. Devletten destek beklenebilir.
* ‘Hayvan Sokmalarından Korunma Vakfı’ kurulabilir. Burada amaç mağdur ailelere ve riskli alandaki insanlara yardım, eğitim götürmektir. Sağlık Bakanlığı ve Tarım bakanlığında böyle bir yapılanma da olmalıdır.
* Konut içinde gereksiz, fazla eşya olmamalıdır.
* Eve yakın taş yığınları, tezekler olmamalıdır. Altında hayvan saklanabilir. Bu malzemeler ile uğraşırken kalın eldiven giyilmesi önemlidir.
* Pencerelerde sineklik olmalıdır. Sinekliğin altından hiçbir şey geçmeyecek şekilde olmalıdır. Aksi takdirde fırçalı modellerde, altından her tür böcek konut içine girebilir.
* Alınan eşyalar dört ayaklı, yüksek modeller olmalıdır. Kırsal kesim insanında durum farklıdır. Onlar direkt halıya oturmaktadır.
* Uyurken yere eşya bırakılmamalıdır.
* Kapalı ayakkabı ve kıyafet, eldiven giyerken çırparak giymelidir. İçerisinde saklanmış olabilir. Ayakkabı ve eldiven, kıyafet içi el içine sokularak kontrol edilmemelidir. Bu sırada yeniden sokulabilirsiniz.
* Konut içinde kapı kenarları ve süpürgeliklerdeki boşluklar kapatılmalıdır.
* Konuta yakın yerlerde odun yığınları, çalı, çırpı ,tezek yığınları, taş yığınları olmamalıdır. Bulundurulmamalıdır.
* Yazın akrep sokma vakaları olsa da, kışın da olabileceği unutulmamalıdır.
* Böcek sokma olayında 24 saat açık ‘Zehir danışma Hatları’ gerekirse doktor ve hasta yakınları tarafından aranmalıdır.
* Böcek sokma olayında risk oluşturmadan, böcek kapalı kavanozda %85’lik saf alkol veya kolonya içinde hastaneye getirilmelidir.
* Tatile gittiğiniz tatil köyünde veya otelde, pencerede standarda uygun sineklik yoksa, kapı altı açıksa risk altında olduğunuzu unutmayınız. Orman içinde şezlonga uzanırken dikkatli olunuz.
* Şehir merkezinde konutlarda yaşayan insanlar da akrep riski taşımaktadır. Mimar ve inşaat mühendisleri görsellik kadar zararlı kontrolüne yönelik konut yapmalıdır. Bu konuda üniversitelerde eğitim almalılardır. Yapılan işler ticari kaygı ile yapılmamalıdır.
* Konutun aşırı yeşillendirilmesi, duvarlara uzanan yeşillikler risk oluşturmaktadır.
* Terliksiz gezen çocuklar risk oluşturuyor. Ne yazık ki çok sayıda çocuk bu halde gezmektedir.
* Duvar taş gözenekleri de risk oluşturmaktadır. Saklanma ortamıdır.
* Böcek bilgi ve resimleri olan CD hazırlatılıp tüm sağlık kuruluşlarına gönderilmelidir. Sağlık personelinin kullanımına açılmalıdır. (Şifreli web olabilir).
* Sağlık personeline bu konuda eğitim verilmelidir. Akrep serumu kullanımı ve riskleri konusunda eğitim almalıdırlar. Hasta tam donanımlı hastaneye mağdur çok ağırlaşınca gönderilen vakalar vardır. Burada tek sorumlunun akrep olmadığının gözden kaçmayacağı denetim sistemi olmalıdır.
* İhmal olduğunu düşünen hasta yakını hakkını arayacak ekonomik güce sahip değildir. Eğer şikayetçi olursak hastaneye işimiz düşünce bizimle uğraşırlar diye düşünmektedirler. Nitekim seçenekleri yoktur. Bazı sağlık personeli de bizi şikayet mi ettiniz diye hesap sormaktadır. Vatandaşın nasıl hakkını arayacağı netleşmelidir. Personel denetleneceğini bilmelidir.
* ‘Hayvan sokma olayları’ bu konuda görevlendirilen bir ekip tarafından yerinde detaylı incelenmelidir. Aksi takdirde önlemler konusunda bir adım atılamaz.
Bu ekip olayın olduğu köyde eğitimi organize etmelidir. Bu ailelere başınız sağolsun demeye giden bir ekip yalnız olmadıklarını hissettirecektir.
* ‘Serum Üretim Merkezi’ süratle iyileştirilmelidir. GMP şartlarına göre üretilmeyen, ruhsatsız serumlar kullanılmamalıdır. Bu konuda 2003 yılında çıkan GMP yönetmeliğe uyulmalıdır.
* Tüm akrep sokma vakaları kayıt altına alınmalıdır. Hangi tür soktuğu araştırılıp, kayıt altına alınmamaktadır. Bu tip kayıt yoktur. Vakalar incelenmelidir. En çok hangi hata yapılıyor, hangi tür öldürmüş bu bilgiler aydınlığa çıkartılmalıdır.
* ‘Zehir Danışma Hatları’ dünya teknolojisini takip edecek düzeye getirilmelidir. ‘Amerikan Association of Poison Control Centers(AAPCC) düzeyine getirilmelidir.
* Tüm hastanelerdeki jeneratörlerin kalitesi denetlenmelidir.
* Serumlar +4 C ‘de buzdolabında saklanabilir; ancak taşınmaları soğuk hava zinciri ile olmalıdır.
* Tüm akrep sokmasından ölümler bildirimi zorunlu grupta olmalıdır. Aksi takdirde kayıt tutulamaz. Öldüren tür tespiti mutlaka araştırılmalı, kayıt edilmelidir.
* Period (yıl), Cases (Olay sayısı), Deaths (Ölüm Sayısı), Mortality Rate (Ölüm oranı) ve Species (Türler) kayıt altına alınmalıdır. Bu rakamlar sağlık bakanlığı web sayfasından duyurulmalıdır. Aksi takdirde daha fazla tedirginlik yaratır. Bilinçlenme açısından da önemlidir.
* Hastane ve sağlık ocağında serum bulundurulması zorunlu olmalıdır. Bazı vakalarda hastanede serum olmadığı gözlenmiştir. Sağlık birimi stokları merkezden denetlenmelidir.
* Böcek sokma olayından sonra öfkeye dönen aile zararlıyı öldürüp atmaktadır. Söylendiği üzere tür tespiti tedavide önemlidir. Her türün etki şekli farklı olabilmektedir.
* ’Halkı paniğe sürüklemek istemiyoruz’ düşüncesi bırakılmalıdır. Gerçek rakamlar bilinirse herkes daha dikkatli olacaktır. Eğitim her vakada tespiti detaylı yapılmış yanlışlıkları giderme amacıyla düzenli verilmelidir.
‘Halk, biz paniğe sürükleniyoruz, açıklamayın’ yaklaşımında zaten değil. Açıklama yapınca ne yazık ki suçlanıyorsunuz. Bazı akademisyenlerin sırf gündeme gelmek için bilimi kirletip yanlış bilgi vermesi çok sakıncalıdır.
* Bu konuda deneyim kazanmış doktorlar deneyimlerini makaleleştirmektedirler, bazen de vakit bulamamaktadırlar. Bu bilgilerin toplanacağı merkez oluşturulmalıdır. Akrep sokması konusunun işlendiği konferans düzenlenmelidir.
* Hayvan barınaklarında var olan zararlılar da akrepleri eve çeker. Hayvan barınakları ve depo evden uzak olmalıdır.
* Köy yollarının toprak olması hızlı hastaneye gitmesine engel teşkil etmektedir.
* Evde halılar parça parça olmamalıdır. Halının altına da saklanabilir. Halılar duvardan duvara, kenarları sıfır korumalı monte edilmelidir.
* Evin etrafında duvarda oluşan (taş ve kerpiç ev) çatlak, yarıklar kapatılmalıdır. Taş duvar gözenekleri de risktir.
* Bahçedeki kuru yapraklar düzenli toplanmalıdır.
* Akrep sokmaları ile ilgili bilimsel konferanslar düzenlenip, bilgi alışverişine zemin hazırlanmalıdır.
* Olanakları olmayan kırsal kesim evlerinin içleri ve ahırları halk sağlığı ilacı ile ilaçlanmalıdır. Bunu devlet üstlenebilir.
* Ev etrafındaki taş yığınları, kuru yapraklar uzaklaştırılmalıdır.
* Ev içinde saklandığı düşünülen çatı vs. çok iyi izole edilmelidir; ya da tamamıyla değiştirilmelidir.
* Ev etrafında malzeme yığını olmamalıdır.
* Büyük şehirdeki her okulun kırsaldaki bir okul ile kardeş okul olması da önemlidir.
* Riskli alanda yaşayanlar uyumadan önce evlerini kontrol etmelidirler.
* Hayvan otlatmaya giden insanlar da yanlarında cep telefonu taşımalıdır.
Ağaca astığı kıyafetini kontrol ettiği gibi dönüşte de çantasını kontrol etmelidir.
* Hayvan sokmalarına karşı buzdolabında buz bulundurulmalıdır.
( Begüm ÇELİKKOL )